Afet Kanunu Nedir?

Afet Kanunu, Türkiye’de meydana gelen deprem, sel, çığ, toprak kayması, kaya düşmesi, yangın gibi doğal afetlerde zarar gören vatandaşlara yönelik devletin alacağı önlemleri, yapılacak yardımları ve uygulanacak imar politikalarını belirleyen yasal düzenlemedir. Bu kanun, afetzedelerin zararlarının karşılanması, yeni yerleşim alanlarının oluşturulması ve afet bölgelerinde yapılaşmanın kontrol altına alınmasını amaçlar.

7269 sayılı “Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirler Hakkında Kanun”, Türkiye’de afet yönetiminin temelini oluşturur. Kanun, 1959 yılında yürürlüğe girmiş olup zaman içinde yapılan güncellemelerle günümüz koşullarına uyarlanmıştır.


Afet Bölgesi Nedir?

Afet Kanunu kapsamında değerlendirilen afet bölgeleri, doğal ya da insan kaynaklı afet riski taşıyan ve bu afetler sonucunda can ve mal kaybı yaşanabilecek yerlerdir. Bu bölgeler devlet tarafından belirlenir ve ilan edilir. Afet bölgesi ilan edilen alanlarda yaşayan yurttaşlara devlet tarafından çeşitli barınma, kredi, vergi indirimi, altyapı desteği gibi yardımlar yapılır.


Afet Kanunu’nun Kapsamı ve Sağladığı Haklar

Afet Kanunu’nun temel hedefi, afetzedelerin yaşamlarını yeniden kurmalarına olanak tanımaktır. Bu kapsamda sağlanan başlıca destekler şunlardır:

  • Barınma yardımı: Evi yıkılan veya ağır hasar gören afetzedelere geçici ya da kalıcı konut sağlanır.
  • Maddi destek: Afet sonucu zarar görenlerin mal kayıpları devlet tarafından karşılanır.
  • İmar planı uygulamaları: Afetten etkilenen alanlarda yeniden yapılaşma planları devlet eliyle yürütülür.
  • Kredi ve borç ertelemesi: Afetzedelere faizsiz kredi imkanları sunulur, mevcut borçlar ertelenebilir veya silinebilir.
  • Psikososyal destek: Travma yaşayan yurttaşlara sosyal hizmet uzmanları ve psikologlar aracılığıyla destek verilir.
  • Altyapı onarımı: Su, yol, elektrik gibi temel hizmetlerin kesintisiz sağlanması için gerekli tüm kamu yatırımları hızla gerçekleştirilir.

Afet Bölgesinde Yapılaşma Yasağı

Afet Kanunu uyarınca, afet riski taşıyan bölgelerde yeni yapı inşasına izin verilmez. Özellikle Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından tespit edilen yüksek riskli alanlarda yapılaşma kesinlikle yasaktır. Bu uygulamanın amacı, yeniden benzer kayıpların yaşanmasını önlemek ve toplum güvenliğini artırmaktır.

Eğer bir alan “afet bölgesi” ilan edilmişse:

  • O bölgede inşaat ruhsatı verilmez.
  • Var olan yapılar boşaltılır veya yıktırılır.
  • Yerleşim planları değiştirilerek güvenli alanlara yönlendirme yapılır.

Afet Bölgeleri Türkiye’de Nerelerdir?

Türkiye, jeolojik ve iklimsel özellikleri nedeniyle birçok doğal afet riski taşıyan bir ülkedir. Afet bölgeleri, bu risklerin yoğunlaştığı coğrafi alanlardır. En çok afet görülen bölgeler:

  • Karadeniz Bölgesi (heyelan ve sel riski yüksek)
  • Ege Bölgesi (deprem ve orman yangınları açısından riskli)
  • Güneydoğu Anadolu Bölgesi (kuraklık ve toprak kayması tehlikesi)
  • Doğu Anadolu Bölgesi (şiddetli depremlere açık alanlar)

Buna karşın İç Anadolu Bölgesi, afet riski açısından diğer bölgelere kıyasla daha düşük yoğunlukludur. Bu nedenle Afet Kanunu kapsamındaki uygulamalar, daha çok riskin yüksek olduğu bölgelerde yoğunlaşmaktadır.


Sonuç

Afet Kanunu, Türkiye’de meydana gelen afetlerin ardından vatandaşların hayatlarını yeniden kurmalarına destek sağlayan en önemli yasal araçlardan biridir. Bu kanun sayesinde hem afetzedeler koruma altına alınmakta hem de gelecekte yaşanabilecek afetlerin etkileri en aza indirilmeye çalışılmaktadır. Özellikle afet bölgelerinde yapılaşma sınırlamaları ve devlet destekli imar projeleri, toplumun afetlere karşı daha dirençli hale gelmesini amaçlamaktadır.

Sorularınız için:

Instagram@mehmetbalci_gayrimenkul

Facebook@mehmetbalcigayrimenkul

Linkedin@mehmetbalcigayrimenkul

WhatsApp: 0546 530 0 430

Tartışmaya Katıl

Compare listings

Karşılaştırmak